B-tipi hapishaneye hoşgeldiniz!

23 Temmuz 2010 Cuma

*












Yakında geliyorum bekleyin! Bir iki gün işte.

11 Temmuz 2010 Pazar

İlan


Götüne güveniyosan yazar olmak için başvur yazdığın konuya göre seçiliceksin. Bir de yazardan benim yapamadığım işleri rica ederim bilesin.

Bana ulaşabileceğiniz noktalar şunlar:



ozangultekin@live.com
MONSTERUNDERBAD
Ozan Gültekin Unutmayın bu aralar beni bulma olasılığınız çok yüksek. :P

*

Geçenlerde arkadaşım bana rap bir şarkı tavsiye etti. Aslında hiç rap dinlemem ama adama güvendim şarkıyı dinledim, muazzam bir şarkıymış dilime takıldı. Dedim ki izleyicilerimi
müziksiz bırakmayayım. Şarkı Ais Ezhel'in Babylon'a Geldinmi Derdin Var.

Ais Ezhel buradan dinleyebilirsiniz.

10 Temmuz 2010 Cumartesi

Urban Junior





















İsviçre'nin electro punk müzisyeni . Dinlediğim en iyi tek kişilik gruplardan biri.

Urban Junior

9 Temmuz 2010 Cuma

Dead Elvis & His One Man Grave





















Saf R'n'r tarzıyla Elvis'i dirilten, yaşayan en karizmatik ölü.

Dead Elvis & His One Man Grave

8 Temmuz 2010 Perşembe

Gerçeğe Çok Yakın Bir Efsane : Snuff Film




Günümüzde bir çok gerçekçi ve aşırı gore filmler görebiliyoruz bu korku filmleriyle plastik makyajın doğru orantılı olarak gelişmesiyle olmuştur ama bazı insanlara bunlar zamanında yetmemiştir bu yüzden snuff film denen bir kavram çıkmış olabilir. Snuff film denen kavrama gelicek olursak içinde aşırı dozda şiddet içeren pornografik görüntü anlamına gelmektedir. Snuff filmlerde UFOlar gibi ucuz taklitlerle gerçek olduğu kanıtlanmaya çalışılan bir şeydir. Snuff film efsanesi 1969 yılında Roman Polanski'nin karısı Sharon Tate'in -ve hamileyken- öldürülmesiyle adını duyurmuş olan Manson ile başlar. Manson çetesinin faliyetlerini uyuşturuculuyken yapmış olmalarına atfen , snuff film denmiştir. İlerki dönemlerde bazı underground ve illegal sinemcılar gerçek cinayet sahnelerini el altından satmaya başlamışlardır ( yani söylentilere göre.). Bu olayın en ilginç yanı ise böyle bir filmin bile kanıtlanamamış olması - ya da kanıtlandı ama gizlendi-. Ogrish denen site de olan filmler de - Hizbullah olayı- cinayeti işleyenlerin filme alındığını bilmemeleri yüzünden saf snuff film sayılmazlar.
Snuff filmin dedikodusu ne kadar geçek olursa olsun bu kadar çok bilinmesini sinema sektörüne borçludur. Konusunu snuff filmlerden alan filmler bayağı fazladır. Mesela Katliam (1971) Arjantin'de çekilen ve tozlu raflarda unutulmaya yüz tutmuş film HİÇ BİR ZAMAN izlenemez ve gösterilemez denildi. Ve bu tür filmlere Güney Amerika'da yapılan, yaşamı hiçe sayan filmler nitelemesi yapıldı. Ve bunun dışında yasaklanmayan ama gerçek bir underground film olan Çıkmaz Sokak'taki Son Ev (1977) bu tarz filmlerin güzel bir örneğidir. Sonrasında Videodrome (1983), Röntgenci (1960), Hardcore (1979), Tez (1996), Kayıp Otoban (1997), Karartma (1997) gibi bir çok film de insanlığın bu vahşiliğe karşı vermeye çalıştığı savaşı anlatır. Bu kadar iyi filmler varken niye snuff filmlere başvurulmuş olabileceği ise pek mumma olan bir olay değildir; Sonuçta bu kadar savaş bu kadar suç varken insanların isteyebileceği yegane şey saf şiddettir ve herkes alıştığı şeyi yapar. İnsanlık işte ne yaparsın.


Nam-ı diğer Ozan! Elbette biz Snuff filmi araştırırız ama ona yakın olmaktan uzak durmalıyız.

6 Temmuz 2010 Salı

*

Yeni yazılarla karşınızda olucağım izleyenlerim biraz ilham perisine ihtiyacum var.

3 Temmuz 2010 Cumartesi

*

Herşey kötü gittiğinde yapılması gereken vandalizmdir. Saldır, kara çarşafın üzerine tag at kaç. Deli gibi eğlen sen onları dinleyip yapmazsan hiç bir şey olmaz yaşasın vandalizm.

*

Sorularınız varsa bana formspring aracılığıyla sorabilirsiniz, bokunu çıkarmayın kalbinizi kırarım! :)


MONSTERUNDERBAD

2 Temmuz 2010 Cuma

*

Bu aralar iyi arşiv yaptım arşivden koklatmamı isteyen varsa 4shared'e yükleyim.